Goraşeti

GORAŞETİ – Tarihsel Klarceti bölgesindeki yerleşim yerlerinden biridir. Günümüzde Kutlu adıyla Artvin ilinin Ardanuç ilçesine bağlı bir köydür.

Etimoloji: Goraşeti (გორაშეთი) adı, Goraşi (გორაში) şeklindeki Lazca aile adından geliyor olabilir. Gürcüce Goradze (გორაძე) şeklinde aile adı, böyle bir aile adının eskiden var olabileceğini desteklemektedir. Bu tahmin üzerinden Goraşeti, Goraşi ailesinin yaşadığı yeri ifade eder. Bu yer adının Goraşidze (გორაშიძე) ailesinden geldiğine dair görüşler de vardır. Goraşeti’nin Gürcüce tepe anlamındaki “gora” () kelimesinden türemiş olması da mümkündür. Bu yer adı Türkçede Goraşet (كوراشیت), Koraşet (قورەشیت), Göreşet gibi biçimler almıştır (62:300; 25:1927:115). Goraşeti, Ardanuç ilçesinde, Gürcü Kolu olarak adlandırılan bölgede Gürcü dilinin konuşulduğu son köylerden biri olarak bilinir.

Eski adı Goraşeti olan Kutlu köyü.

Tarihçe: Goraşeti köyü, Orta Çağ’da Gürcistan’ı oluşturan bölgelerden biri olan Klarceti’de yer alır. Nitekim Osmanlılar u bölgeyi ve köyü 16. yüzyılın ortalarında Gürcülerden ele geçirmiştir. Goraşeti Kalesi ile varlığı bilinen iki kilise de bu dönemden kalmıştır (1:95). 

Goraşeti köyü, 1574 tarihli ve ve Defter-i Mufassal-i Vilayet-i Gürcistan adlı Osmanlı tahrir defterine göre Ardanuç livasının Ardanuç nahiyesine bağlıydı. Köyde tamamı Hristiyan 17 hane yaşıyordu. 1595 tarihli ve Defter-i Mufassal-i Liva-i Ardanuç adlı Osmanlı tahrir defterine göre köyden 9 hane göç etmiş, geriye 2’si Müslüman 8 hane kalmıştı (6:35). Goraşeti , 1709 (Hicri 1121) yılında Çıldır Eyaleti içinde Ardanuç livasının Ardanuç nahiyesine bağlı bir köy olarak kaydedilmiştir (62:300).

Goraşeti Kalesi’nin uzaktan görünüşü. Fotoğrafın kaynağı: 2015 Yılı Tao-Klarceti Anıtlarını İnceleme Gezisinin Sonuç Raporu (Gürcüce), Tiflis, 2016.

Goraşeti köyü, 1835 tarihli Osmanlı nüfus sayımında Çıldır Ey<leti’nin Ardanuç sancağına bağlıydı. Köyün bu defterdeki adı, defteri yayımlayanlar tarafından “Göreşit” şeklinde okunmuştur. Askere alma ve vergi belirleme amacıyla sadece erkek nüfusunun sayıldığı bu tarihte köyde 39 hanede 99 erkek kaydedilmiştir. Erkek sayısı kadar kadın nüfusu eklenince köyün toplam nüfusunun yaklaşık 198 kişiden oluştuğu ortaya çıkar (17:86-89).

Goraşeti köyü, uzun süre Osmanlı egemenliğinde kaldıktan sona, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından imzalanan Berlin Antlaşması uyarınca, savaş tazminatının bir parçası olarak Osmanlı Devleti tarafından Rusya’ya bırakıldı. Rus idaresinin 1886 tarihli nüfus sayımında Goroşet (Горошетгі.) şeklinde kaydettiği köy, Artvin sancağının Ardanuç kazasına bağlı Karsnia nahiyesinin beş köyünden biriydi. Nüfusu, 145’i erkek ve 150’si kadın olmak üzere, 51 hanede yaşayan 295 kişiden oluşuyordu. Köy halkının tamamı Gürcü olarak kaydedilmiştir (86: “Batum oblastı” – 1390).

Petobani köyünden 73 yaşındaki Şah İsmail Demirel, muhtemelen sözlü geleneğe dayanarak köyün kuruluşuna ilişkin bilgi aktarmaktadır. Bu sözlü gelenekten ayrıca Petobani ile Goraşeti köylerinin birbiriyle ilişkili olduğu anlaşılmaktadır. yaşındaki Şah İsmail Demirel’in sözleri, Petobani köyünde bugün de kullanılan iki mevki adını ifade etmesi açısından da önemlidir. Bununla birlikte Gürcüce “çala” (ჭალა), “kana” (ყანა), “kala” (ყალა) kelimelerinin birbirine karıştığı da görülmektedir. Öte yandan “Ayşın Kilisesi” bazı kelimelerin saptanması da doğru olamayabilir. Anlatıcının papaz değil de keşiş kelimesi kullanması, söz konusu köyde bir manastırın bulunmasına işaret ediyor olabilir. 
Şah İsmail Demirel’in konuşması özetle aktarılmıştır (7:05’ten itibaren):
“Goraşet’in Bağları’nda bir kale var ya, o kalenin sahibi, buraya gelmiş, burada oturmuş, burasını bir köy yapmış. Onun için petvi demek, Gürcüce demektir. Zemo kana, patara kana… Zemo kana yukarı tarla, patara kana aşağı tarla demek. Eskilerden bir nesil oturmuş, buraya bir köy olarak Ahısha’dan gelmiş, bizim esas gelişimiz Ahısha’dan. Ahısha Türklerindeniz. Buranın esas yerlisi Petvi, şu Goraşet’in Bağları’nda oturan var ya, Petoban, onun için Petoban demişler. Büyük hizmetleri var buraya. Bir de Ayşın Kilisesi’ne, orada oturan keşişe şıra yollamış, Ayşın’ı sana bahşiş edeyim demiş. O da ben de sana Petvi’yi bahşiş edeyim demiş. Ama burada oturan köy olarak Ahısha’dan gelme, bizim neslimiz. Bunlar Müslüman Gürcü ha, Gürcülerin gâvuru da var Müslümanı da…” (17 Mart 2020)

Goraşeti Kalesi’nin duvarları (dışarıdan). Fotoğrafın kaynağı: 2015 Yılı Tao-Klarceti Anıtlarını İnceleme Gezisinin Sonuç Raporu (Gürcüce), Tiflis, 2016.

Goraşeti köyü, Birinci Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru Rus ordusunun bölgeden çekilmesinin ardından bağımsız Gürcistan’ın sınırları içinde kaldı. 7 Mayıs 1920 tarihinde imzalanan Moskova Antlaşması’yla Sovyet Rusya Artvin sancağını Gürcistan’ın bir parçası olarak tanıdı. Ancak Kızıl Ordu’nun Gürcistan’ı işgali sırasında, 16 Mart 1921’de, Ankara Hükümeti ile Sovyet Rusya arasında imzalanan Moskova Antlaşması’yla Goraşeti köyünün de içinde yer aldığı Artvin bölgesi Türkiye’ye bırakıldı (69:489; 114).

Goraşeti Kalesi’nin iri taşlarla örülü duvarı. Fotoğrafın kaynağı: 2015 Yılı Tao-Klarceti Anıtlarını İnceleme Gezisinin Sonuç Raporu (Gürcüce), Tiflis, 2016.

Goraşeti köyü, Artvin livasında 1922 yılında yapılan nüfus tespiti sırasında merkez kazaya bağlı Ardanuç nahiyesinin köylerinden biriydi. Köyün nüfusu 62 hanede yaşayan 409 kişiden oluşuyordu (22). Goraşeti veya Goraşet Türkçe olmadığı için köyün adı 1925 yılında Kutlu olarak değiştirilmiştir (25:1927:115). Kutlu köyü, 1940 genel nüfus sayımında Çoruh vilayetinin Artvin kazasının Ardanuç nahiyesine bağlıydı ve nüfusu 511 kişiden oluşuyordu (40:166). 1965 genel nüfus sayımında köyün nüfusu 652 kişiye çıkmıştı ve bu nüfus içinde 249 kişi okuma yazma biliyordu (65:87).

“Dokuzu çeyrek geçe yola koyulduk; Çedila’ya değil, yüksekteki dağın arka tarafına, harabelerin olduğu yere. Dursun Hoca geldi ve bize beş yıl önce gördüğü, üzerinde yazı olan kocaman taşı anlattı. Bilmediğimiz bir yolda 25 dakika yürüdük; yolun fark edilmeyen bir yokuşu vardı. Önce Tsit-kani yamaçlarında yol aldık. Tsit-kani yamaçları ile harebelerin olduğu yer arasında, daha küçük bir dağ var; ne var ki bu dağın adını bilmiyorlar. Bu dağın karşı tarafına geçtik. Sağ tarafta, uzakta Petobani’yi geride bıraktık; sonra kilise yıkıntılarıyla birlikte Goraşeti Bağları’nı ve yukarıda, yine bizim sağımızda ama ileride ise Goraşeti var.” (9 Ağustos 1904). 
Kaynak: Niko Mari, Şavşeti ve Klarceti Gezi Günlükleri (Gürcüce), Batum, 2015, s. 280.

Goraşeti Kalesi’nin duvarlarından bir bölüm. Fotoğrafın kaynağı: 2015 Yılı Tao-Klarceti Anıtlarını İnceleme Gezisinin Sonuç Raporu (Gürcüce), Tiflis, 2016.

Tarihsel yapılar:  Goraşeti’de günümüze ulaşmış veya varlığı bilinen en önemli tarihsel yapılar Goraşeti Kalesi ve iki kilisedir. Köyün kuzeyinde, Goraşeti Bağları (bugün Bağlar mahallesi) arasında alçak bir tepede yer alan Goraşeti Kalesi büyükçe bir kaledir. İki kiliseden ise günümüze bir şey kalmamıştır. Bununla birlikte 1904 yılında Nikolay Marr bu kiliselerden biri olan Goraşeti Kilisesi‘ni büyük ölçüde tanımlamıştır (1:83, 97).
*

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close