TETRTSİHE (Gürcüce: თეთრციხე; okunuşu: “tetrtsih’e”), Tao-Klarceti’nin bir parçası olan tarihsel Çrdili bölgesindeki yerleşim yerlerinden biridir. Bugün Akçakale adını taşıyan köy, Ardahan iline bağlı Çıldır ilçesinde yer alır.
Tetrtsihe, Çıldır kasabasının 20 km güneydoğusunda, Çıldır Gölü kısında bir yerleşmedir. Çıldır Gölü’ndeki ada ile köy arasıdaki su kayalarla doldurulmuş, Tetrtsihe bu şekilde adaya bağlanmıştır. Çevresinde Çala (Doğruyol), Kagari (Kakaç) ve Aşağıcanbaz köyleri bulunmaktadır.
Osmanlı Devleti’nin eline geçmesinden sonra Tetrtsihe’nin adı Ağca Kala olarak değiştirilmiş, bu ad sonradan Akçakale’ye dönüşmüştür.

KÖYÜN ADI
Köyün en eski adı Tetrtsihe’dir (თეთრციხე). Bazı kaynaklarda bu ad Tetri Tsihe (თეთი რციხე) biçiminde de yazılmıştır. Bu yer adı “beyaz kale, akça kale” anlamına gelir. Eskiden bir kent olan yerleşmenin adı Türkçe kaynaklara Ağca Kala (اغجه قلعه), Ağçakale, Akçakale olarak girmiştir (1:III. 392; 2:266). Ağca Kala, Gürcücede aynı anlama gelen Tetri Tsihe’den çevrilmiştir. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonunda bölgeyi ele geçiren Ruslar ise köyün adını Ağcakala (Агджакала) biçiminde kaydetmiştir (3). 1928 tarihli Osmanlıca köy listesinde Ağca Kala (اغچه قلعه ) olarak geçen yerleşme, bu tarikten sonra resmi kayıtlarda Akçakale, Ağçakale, Akcakale gibi farklı biçimlerde yazılmıştır (4:757; 5:23).
DEMOGRAFİ
Osmanlı Devleti’nin köyü Gürcü yönetiminden ele geçirmesinden birkaç yıl sonra yapılan tahrire göre Tetritsihe’nin nüfusu 6 haneden oluşuyordu (1:I.270). Her hanenin 5-8 kişiden oluştuğu varsayılırsa, köyde 30-48 kişinin yaşadığı sonucuna varılabilir. Göl kıyısındaki bir köy için bu nüfus oldukça az sayılır. Köyün Osmanlıların eline geçmesiyle burada yaşayan Hıristiyanların bir kısmı göç etmiş olabilir. Köylülerin ispenç vergisi vermekle yükümlü olması, 1595’te Tetrtsihe’nin nüfusunun Hıristiyanlardan oluştuğunu göstermektedir. 1878 yılına gelindiğinde köyün nüfusu 15 haneden (tahminen 75-95 kişi) oluşuyordu (1:III. 392).
Tao-Klarceti bölgesinde kadın ve erkek nüfusu birlikte ilk kez Rus idaresince tespit edilmiştir. 1886 yılındaki bu tespite göre Tetrtsihe’de 178 kişi yaşıyordu. Bu nüfusun tamamı Karapapak olarak kaydedilmiştir (3). Rus idaresinde Tetrtsihe’nin nüfusu artmaya devam etmiş, 1896’da 186, 1906’da 216 kişiye ulaşmıştır. Bu tarihlerde de nüfusun tamamı Kararpapak olarak kaydedilmiştir (6:115).
Gürcüce bir ad taşıyan köyde Rus kayıtlarına göre hiç Gürcü olmaması dikkat çekicidir. Bu durum, Osmanlı döneminde demografik yapının tamamen değiştirilmiş olmasıyla açıklanabilir. Öte yadan 1878’deki nüfusla kıyaslanınca, Rus idaresinin buraya yeni nüfus yerleştirdiği görülmektedir.
Ağçakale olarak kaydedildiği 1935 genel nüfus sayımında Tetrtsihe’nin nüfusu 368 kişiye ulaşmıştı (7). Günümüzde köyde yaklaşık 200 kişi yaşamaktadır.

TARİHÇE
Çok eski kale kalıntıları ile 10. yüzyıldan kalma kilise kalıntısı, Tetrtsihe’nin çok eski bir yerleşme olduğunu göstermektedir. Tetrtsihe, erken ortaçağda Gürcü Krallığı’nın yönetimindeyken, 11. yüzyılın son çeyreğinde Büyük Selçukluların istilasına uğradı. Birleşik Gürcü Krallığı’nın parçalanmasından sonra, Gürcü prensliği Samtshe-Saatabago (1268-1625) sınırları içinde kaldı. Tetrtsihe, Samtshe-Saatabago yönetimindeyken, 1578’de Lala Mustafa Paşa’nın komutanlarından Abdurrahman Bey tarafından ele geçirildi (8:441). Osmanlılar Tetrtsihe’yi aynı anlama gelen bir adla, Ağca Kala olarak kaydetmiştir. Tetrtsihe, 1595’te Çıldır Eyaleti içinde Çıldır livasında Canbaz nahiyesine bağlı bir köydü. O tarihte vergi yükümlüsü erkekler İvane, Zakara, Şakara gibi adlar taşıyordu. Nüfusu Hıristiyanlardan oluştuğu için köy ispenç vergisi (yıllık 8.000 akçe) vermekle yükümlü tutulmuştu (1:II.265).
Uzun süre Osmanlı yönetimi altında kalan Tetrtsihe, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Rusya İmparatorluğu’nun eline geçti. Köy, Kars oblastı sınırları içinde Ardahan sancağının (okrug) Çıldır kazasına (uçastok) bağlıydı. Birinci Dünya Savaşı sırasında Ardahan bölgesini gezen Gürcü araştırmacı Konstantine Martvileli, Tetrtsihe adının, köyün tepesinde beyaz taşlardan inşa edilmiş kaleden geldiğini yazmıştır (9). Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda Rus ordusunun bölgeden çekilmesinin ardından Tetrtsihe, bir süre Gürcistan sınırları içinde yer aldı. Kızıl Ordu’nun Gürcistan’ı işgal etmesinin hemen ardından Ankara Hükümeti ile Sovyet Rusya arasında 16 Mart 1921’de imzalanan Moskova Antlaşması’yla köy Türkiye’ye bırakıldı (10:II.41).

TARİHSEL YAPILAR
Tetrtsihe’deki en önemli tarihsel yapılardan biri 10. yüzyılda inşa edilmiş olan kilisedir. Tek nefli bir yapı olan kilise, Tetrtsihe olarak bilinen kalenin kilisesiydi. Çıldır Gölü’ndeki adada, çok eski bir kentin kalıntılarının olduğu yerde, kalenin eteklerinde yer alan kiliseden geriye sadece yıkıntılar kalmıştır. Bir başka tarihsel kalıntı bugünkü köy yerleşmesinin güneybatısındaki adada yer alan kaledir. Büyük bir kale (1.600 x 850 m) olan ve köye adını veren Tetrtsihe (Akça Kale), adadaki kenti savunmak amacıyla inşa edilmiştir. Bir kulesi de bulunan kalenin yeraltındaki yapıları da günümüze ulaşmıştır. Tetrtsihe köyünde daha küçük ikinci bir kale (420 × 300 m) daha vardır. Harç kullanılmadan inşa edilmiş olan bu kaleden geriye sadece yıkıntılar kalmıştır (8:214-215, 390).

Birinci Dünya Savaşı yıllarında Ardahan bölgesini dolaşan Gürcü araştırmacı Konstantine Martvileli köyün tepesinde beyaz taştan inşa edilmiş bir kalenin bulunduğunu, bu kalenin neredeyse tamamen yıkılmış olduğunu, biraz uzağında küçük bir beyaz kalenin daha var olduğunu, ancak orada kimsenin yaşamadığını ve buranın sadece eski bir köy yerleşimi olduğunu yazmıştır (9).
Sonra küçük bir köye vardık. Gölün ortasında küçük bir ada var. Adanın uzunluğu yarım kilometreden biraz daha fazla. İşte bu adada Tamar tarzında inşa edilmiş bir kale var. Kalenin yüksek duvarları bugün de yerli yerinde duruyor. Burada kayıklar var. Birinden beni adaya götürmesini istedim. Karşılığını vereceğimi söyledim. Kayığı bağlı olduğu yerden çözdü, kayığa bindim ve 20 dakika sonra kendimizi adada bulduk ve kaleye girdik. Kalenin içinde bir delik gördük. Yağ kandilini yaktık ve deliğin içine girdik. Yağ kandili arada bir sönüyordu. Aşağıda bir bodrumun varlığını keşfettik. Her tarafını dolaştım, bodrumun sonunda, zeminde duvarın altında kapı gibi kesilmiş bir yer gördüm. Buraya da girdik, fakat burada yağ kandili yanmadı, bodrum çok karanlıktı. Emekleyerek her tarafı dolaştım.
Buradan Tetri Tsihe köyüne gittim. Tetri Tsihe’de de Karapapaklar yaşıyor. Köyün adı niye mi Tetri Tsihe? Bu köyün tepesinde beyaz taştan inşa edilmiş bir kale olduğu için olsa gerek. Bu kale neredeyse tamamen yıkılmış. Biraz uzağında küçük bir beyaz kale var, ama orada kimse yaşamıyor, burası sadece eski bir köy yerleşimi. ( Konstantine Martvileli, “Ardahan Bölgesinde”, Sakartvelo gazetesi, 4 Ekim 1917, Sayı: 217.)
KAYNAKÇA:
1. ^ Defter-i Mufassal-i Vilayet-i Gürcistan (Gürcüce ve Osmanlıca), (Yayıma hazırlayan) Sergi Cikia, Tiflis, 1941-1958, 3 cilt.
2. ^ Defter-i Caba-i Eyalet-i Çıldır 1694-1732 (Gürcüce ve Osmanlıca), (Yayıma hazırlayan) Tsisana Abuladze, Tiflis, 1979.
3. ^ “Çıldır kazası (1886 Yılı)” (Rusça).
4. ^ Son Teşkilat-i Mülkiyede Köylerimizin Adları (Osmanlıca), İstanbul, 1928.
5. ^ Köylerimiz, (Yayımlayan) Dahiliye Vekaleti, İstanbul, 1933.
6. ^ Candan Badem, Çarlık Yönetiminde Kars, Ardahan, Artvin, İstanbul, 2018.
7. ^ 1935 Genel Nüfus Sayımı, İstanbul, 1937.
8. ^ Tao-Klarceti – Tarihsel ve Kültürel Anıtlar Kataloğu (Gürcüce), (Editör) Buba Kudava, (Yazarlar) Nestan Bagauri, Zurab Batiaşvili, İrma Beridze, Buba Kudava, Nikoloz Jğenti, Goça Saitidze, Natia Hizanişvili, Tiflis, 2018.
9. Konstantine Martvileli, “Ardahan Bölgesinde”, Sakartvelo gazetesi, 4 Ekim 1917, sayı. 217.
10. ^ Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk, İstanbul, 1934, 2. cilt.