Nadzvia

NADZVİA – Tarihsel Klarceti bölgesindeki yerleşim yerlerinden biridir. Günümüzde Fıstıklı adıyla Artvin ilinin merkez ilçesine bağlı bir köydür. 

Etimoloji: Gürcüce bir yer adı olan Nadzvia (ნაძვია),  bölgede çam olarak bilinen “nadzvi” (ნაძვი) kelimesinden türemiştir ve çamlık anlamına gelir.  Bu yerleşimin adı Türkçeye Nacviya olarak girmiştir. Nitekim 1876 Trabzon vilayeti salnamesinde Nacviya (نجویە) olarak geçer (27:352). Bu yerleşimin adı bazı kaynaklarda Najvia (ნაჟვია) şeklinde yazılmıştır. Nitekim tarihsel Gürcü coğrafyasına özgü zeytin cinslerinden bir olan Najvinuri, adını bu yerleşimden alır (140:32).

Günümüzde Nadzvia (Fıstıklı) köyünün genel görünümü. Fotoğrafın kaynağı.

Tarihçe: Nadzvia köyünün bulunduğu Klarceti, orta çağda Gürcistan’ı oluşturan bölgelerden biriydi. Nitekim Osmanlılar bu bölgeyi 16. yüzyılın ortalarına doğru Gürcülerden ele geçirmiştir. Bugün de kullanılan Gürcüce yer adları da buranın eski bir Gürcü yerleşimi olduğunu göstermektedir (1:188).

Nadzvia, 1835 tarihli Osmanlı nüfus defterinde Livane sancağına bağlı bir köy olarak kaydedilmiştir. Sadece erkek nüfusunun tespit edildiği bu deftere göre 44 hanede 127 erkek yaşıyordu. Erkek sayısı kadar kadın eklenince, Nadzvia köyünün nüfusunun yaklaşık 254 kişiden oluştuğu ortaya çıkar (6:39).

Nadzvia, 19. yüzyılın ikinci yarısında, Trabzon vilayetinin dört sancağından biri olan Lazistan sancağına bağlı Livana kazasının köylerinden biriydi. 1876 Trabzon vilayet salnamesine göre köyün nüfusu 45 hanede yaşayan 125 kişiden oluşuyordu. Salnamede belirtilmemiş olsa da Osmanlı idaresinin bu tarihte de sadece erkek nüfusunu tespit ettiği bilinmektedir. Erkek sayısı kadar kadın eklenince, Nadzvia’nın toplan nüfusunun yaklaşık 250 kişiden oluştuğu ortaya çıkar. Söz konusu salnamede köyde vergiye tabi hayvan varlığı olarak 15 eşek, 50 öküz, 40 inek, 2 at, 400 keçi ve 25 koyun kayda geçirilmiştir (27:353).

Nadzvia Kulesi. Fotoğrafın kaynağı.

Nadzvia köyü, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ın ardından imzalanan Berlin Antlaşması uyarınca savaş tazminatının bir parçası olarak Osmanlı Devleti tarafından Rusya’ya bırakıldı. Rus idaresince 1886 tarihli nüfus sayımında Nacvia (Наджвіа) adıyla kaydedilmiş olan köy, Artvin sancağının Artvin kazasına bağlı Hatila nahiyesinin üç köyünden biriydi. Köydeki 28 hanede, 114’ü erkek ve 100’ü kadın olmak üzere 214 kişi yaşıyordu. Nüfusun tamamı Gürcülerden oluşuyordu (86: “Batum oblastı” – 1349). 1876 yılıyla kıyaslandığında köyde nüfusun azaldığı görülmektedir. Nitekim Rus idaresi sırasında köyden Osmanlı ülkesine göç edenler Sinop’un merkez ilçesine bağlı Lala ve Tangal, Gerze ilçesinin Akkıraç köylerine yerleşmişlerdir. Bugün Nadzvia köyünde Gürcü dilinin unutulmuş olmasına karşın, bu köylerde Gürcüce konuşulmaktadır (6:187).

Nadzvia, Birinci Dünya Savaşı sonlarında Rusların bölgeden çekilmesinin ardından Nadzvia bağımsız |Gürcistan’nın sınırları içinde kaldı. Bu durum 7 Mayıs 1920 tarihli Moskova Antlaşması’yla Sovyet Rusya tarafından da tanındı. Kızıl Ordu’nun Gürcistan’ı işgali sırasında, 16 Mart 1921’de imzalanan Moskova Antlaşması’yla Nadzvia Türkiye’ye bırakıldı(114; 69:489).

Nadzvia veya Nacviya Türkçe olmadığı için köyün adı 1925 yılında Gürcüce anlamını çağrıştıracak biçimde Fıstıklı olarak değiştirildi (25:1927:112). Fıstıklı köyü, 1940 genel nüfus sayımında Çoruh vilayetinin Artvin kazasının merkez nahiyesine bağlıydı ve nüfusu 162 kişiden oluşuyordu (40:166). 1965 genel nüfus sayımında Fıstıklı köyünün nüfusu 217 kişiden oluşuyor ve bu nüfus içinde sadece 44 kişi okuma yazma biliyordu (65:86).

Tarihsel yapılar: Nadzvia Köprüsü ve Nadzvia Kulesi, bu köyde bilinen iki önemli tarihsel yapıdır. Nadzvia Kulesi, Hatila Deresi’nin Çoruh Nehri’ne karıştığı noktaya yakın bir yerde, bir tepenin kuzey yamacında bulunmaktadır. Eğri hatlı bir plan üzerinde yükselen Nadzvia Kulesi, küçük bir yapıdır. Harç kullanılarak inşa edilmiş olan kuleden geriye yıkık duvarlar kalmıştır. Bir duvarın doğu tarafında köşeli küçük bir pencere vardır. Nadzvia Kulesi, dışarıdan gelecek saldırıları gözetleme ve saldırılara karşı Hatila vadisini koruma amacıyla inşa edilmiş olmalıdır. Nadzvia Kulesi’nin aşağısında, Hatila Deresi’nin Çoruh Nehri’ne katıldığı yerde, Hatila Deresi üzerinde kemerli bir taş köprünün varlığı bilinmektedir. Borçka Barajı altında kalmış olan köprüden 1878 yılında bölgeyi dolaşan Yevgeniy Vaydenbaum da söz etmiştir (2:300; 1:120).
*

Yorum bırakın

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın
search previous next tag category expand menu location phone mail time cart zoom edit close